Neuromarketing
- Nevzat Ozansoy
- 14 Eki 2017
- 1 dakikada okunur
Davranışlarımız ve kararlarımızı yönlendiren iki şey var. Birincisi ilkel beynimizin temel çalışma prensibi olan zevk arayışı, ikincisi de diğer temel prensip olan acıdan sakınma. Örneğin Çeşme yazlık fiyatlarının artışı bizi duygusal olarak etkiliyor.
Fiyatın yükselmesi acı olarak algılayan beyin, bu acıdan kurtulmak için satınalma kararlarımızı etkileyebiliyor. “Ver kurtul” olarak bilinen günümüzde “al kurtul” olarak dönüşebiliyor..
Adelet karşılaştırma yaparken kullandığımız önemli bir değerimiz. Fiyat–fayda ilişkisine göre satın alma kararları veriyoruz. Fayda kimine göre maddi olarak algılanırken kimine göre de manevi olarak değerlendiriliyor. Örneğin markalı ürünleri sadece kaliteli oldukları için değil, aynı zamanda bizi daha havalı gösterdiğine inandığımız için de tercih edebiliyoruz.
Beynimiz için ödül algısı, kültürel farklılıklara göre değişebiliyor. Amerikalılar için hızlı sonuç almak, Almanlar içinde kontrol etmek ödül olarak görülüyör. Türkler için en büyük ödül, sevdiklerimizi görmek ve dokunmak.
Kaynak: Denise Corcoran neuromarketing bulguları üzerine yaptıği araştırma
Komentáře